Blu Tv 17/18 Nisan tarihlerinde ücretsiz yayın yapma kararı aldı. Hatırlayanlar olacaktır daha önce ilk karantina dönemlerinde yine aynı uygulamayı yapmışlardı. Bence oldukça iyi bir uygulama. Çünkü vakit bulup izleyebilmiştim. Fakat vakit bulamayan ya da vakti olsa da uygulamaya yoğun talep dolayısıyla erişemeyen çok fazla insan oldu. Eriştikten sonra da başladığı diziyi süre bitiği için izleyemeyen, filmleri yarım kalan insanlar da oldu.
Kuşkusuz bu bir pazarlama stratejisidir, üstelik oldukça işe yarayan bir stratejidir. Yeni diziler çıktığında veya sezon başlangıçlarında bu uygulamanın yapılması da bunun kanıtı olarak gösterilebilir.
Neyse ki içerikler beğenilen ve kaliteli işler olarak görülecek projeler de aldığımıza değiyor.
Özellikle kısa film tutkunları, festival filmlerini hiçbir yerde bulamayanlar için oldukça iyi bir platform diyebilirim.
Bu cuma günü 09.00 itibariyle iki gün süreyle ve pazar günü 23.59’a kadar sürecek olan ücretsiz yayın boyunca izlenebilecek içerikleri sizler için derlemeye çalıştım.
1: ALEF
Osmanlı ve İslam Tarihi’nden izler taşıyan dizide, genç ve hırslı dedektif Kemal ile tecrübeli ortağı Settar, İstanbul’da işlenen gizemli bir seri cinayet vakasının peşine düşer. Hem kişisel hayatları hem de olaylara yaklaşımlarıyla birbirine tamamen zıt bu ikiliye, bir üniversitede öğretim görevlisi olan Yaşar da katılır. Ekip, cinayetleri çözmeye çalışırken buldukları her delille yüzyıllar boyu saklı kalan bir sır perdesini de aralar. Bu sır açığa çıkmaya yaklaştıkça, her bir karakterin geçmişinin hayaletleri de ortaya çıkmaya başlar.
Dizinin açıklaması bu şekilde yer alıyor. Ortak yapım bir dizi olarak Alef’e kişisel yorumum, 10 üzerinden 10 şeklindedir. Ahmet Mümtaz Taylan ve Kenan İmirzalığlu’nun başrolleri paylaştığı dizi polisiye ve tarih severlerleri ortada buluşturacak sürükleyici bir dizidir.
2: Dudullu Postası
Serkan Yılmaz’ın Türkiye’nin en çok satan mizah dergisi Penguen için çizdiği Dudullu Postası köşesi, Onur Ünlü yönetmenliğinde hayat buldu. Abisi tarafından evden çıkmasına izin verilmeyen Melis’in (Hazar Ergüçlü), ona aşık saftirik Tayfur’un (Taner Ölmez) Melis’in aşkını kazanmak için gazeteci olmaya karar vermesini, babası halı saha maçında mahallenin tüm babalarıyla birlikte kaybolan ve ailesini korumak için mahallenin delikanlılarıyla “İffet Team” kuran Eyüp’ün (Bülent Şakrak), gazetecilik yapmak için gecesini gündüzüne katan ama yeteneksizliğinden de bihaber olan Asım’ın (Güven Kıraç), annesinden sürekli “çık sokakta oyna çocuğum” lafını duyan, bu yüzden de sokağı ikinci evi bilen, sosyetik güzel Betül’e (Aslı Bekiroğlu) aşık Cem’in (Özgür Emre Yıldırım), Tayfur ve Cem’in çocukluk arkadaşı, aynı köfte ekmeği paylaşan, atanamayan Ersan’ın (Ahmet Rıfat Şungar) ve tabi ki mahallenin abisi Vasıf’ın (Erkan Can) hikayesidir Dudullu Postası! Gazetecilik tutkusuyla haber yaptıklarını zannederken kendi komik hikayelerini paylaşan sıra dışı insanların sıra dışı hayatları; sıcak, doğal ve samimi bir mizaçla buluşuyor.
Dizi bir dönem Kanal D ekranlarında da seyirci ile buluştu fakat sansür canavarına engel olunamadığı için aynı tadı almak pek de mümkün olmadı. Absürt komedi severler için bulunmaz bir lezzet.
3: 7 Yüz
Kendi içinde başlayıp biten 7 hikayeden oluşan dizinin her bölümünde karakterler en karanlık taraflarıyla yüzleşiyor. Peki karakterler bu karanlık taraflarına göz yumup hayatlarına devam edebilecekler mi?
Özellikle hafta sonu için ideal bir dizi olan 7 Yüz’de yedi ayrı hikayeyi izliyoruz. Oyuncu kadrosunun genişliği ve konuların özgünlüğüne diyecek yok. Her bölüm farklı bir hikaye izlemeyi sevenlerin listesinde yer alabilir.
4: Bozkır
Her katil, yaşadığı yere benzer. Mesleğinde deneyimli baş komiser Seyfi ile genç, deli dolu ve çaylak polis Nuri Pamir şehirde bir çocuk cinayeti ile karşı karşıya kalırlar. Bu cinayet onları şehrin nüfuzlu iş adamı Abbas Bey ve kızı Dilara’ya götürür. “Paslanmış kafesler, gören ve susan diller, küçük bir şehrin zulasında cinayetler. Cehennem var mı yok mu? Bozkır’ın söyleyecekleri var.”
Yiğit Özşener’i baş komiser rolünü sırtlanıp götürürken gördüğümüz bu mini dizide alışılmışın dışında yaşanan cinayetler ve birbiriyle bağlantılı güçlü insanları görüyoruz. Ekin Koç’un Nuri Pamir karakterini çok iyi taşıdığını gösteren bu dizi hafta sonu tercihlerinizden olabilir.
5: Bartu Ben
Bir ‘az ünlü’nün, az daha ünlü olma hikayesi… Bir zamanlar reytingi bol dizilerde ve art-house sinema filmlerinde boy gösteren Bartu, birçok oyuncu için ciddi gelir ve kısa ömürlü şöhret kapısı olarak görülebilecek dizilerde oynamaktan bıkmıştır. Hızlı yaşadığı hayatı sebebiyle artık parası da kalmamıştır. Tam bu sırada karşısına oyuncu olmak isteyen kuzeni Gizmo ve senelerdir görmediği dayısı çıkar. Bir yandan dizilerde oynamadan hayatını kazanmanın bir yolunu arayacak olan Bartu, bir yandan da kim olduğunu ve ne istediğini bulmaya çalışacaktır. Bartu Ben’in yönetmen koltuğunda 34. Sundance Film Festivali’nde Dünya Sineması Dramatik Film Yarışması Büyük Jüri Ödülü’nü Kelebekler filmiyle kazanarak ülkemize 2018 yılında büyük gurur yaşatan Tolga Karaçelik oturuyor.
Bartu Ben’i izlerken sıkılmayacağınızın garantisini verebilirim. Tabi kara komik işlere yabancı değilseniz.
6: Yarım Kalan Aşklar
İdealist gazeteci Ozan, kendisi gibi gazeteci olan Elif ile evlenmek üzeredir. Gözü kara gazeteciliği ile tanınan Ozan gizemli ve zor bir haberin peşindedir. Birbirlerini delicesine seven ikilinin hayatındaki mutlu tablo korkunç bir olayla son bulur: Ozan, trafik kazası geçirerek hayatını kaybeder. Ancak Ozan, kaybettiği hayatını yeni bir bedende tekrar bulur. Hayata başka bir beden ile geri dönen Ozan’ın önünde iki zorlu görev vardır: Onu kimin öldürdüğünü bulmak ve Elif’e tüm gerçekleri anlatmak.
Yine kadrosunun genişliği ve senaryosunun özgünlüğü ile karşımızda olan bir dizi. İzlerken, ‘nasıl ya?’ diyebileceğiniz sahneleri mevcut. Daha güçlü oyunculuklar ile güçlendirilebilirmiş fakat böyle de kendini izletti diyebileceğimiz bir diziydi. Hafta sonu için farklı tercihler yapmak isteyenler için ideal.
7: Saygı
Toplumdaki yozlaşmanın çözümünü kendi adaletini sağlayarak arayan Ercüment Çözer’in yolu, toplumdaki sapkınlık ve kötülüklerin içine sıkışmış iki genç olan Helen ve Savaş ile kesişir. Helen ve Savaş başlarına gelen olaylar sebebiyle adaletin elinden kaçanların peşine düşmeye karar verir. Bunu öğrenen Ercüment Çözer ise saygısızlara savaş açan bu ikiliye kendini polis olarak tanıtarak onların güvenini kazanmaya çalışır.
Kimilerinin içinin ısınmadığı, eski Ercüment’i özledik dediği, kimilerininse çok beğendiği Saygı’da bizi iyi oyunculuklar ve toplumsal konulara farklı bir yaklaşım bekliyor.
8: Çıplak
Eylül babaannesi ile birlikte yaşamakta ve geçimini eskortluk yaparak kazanmaktadır. Tek isteği yeteri kadar para biriktirip Galler’e taşınmak ve orada kendine yeni bir hayat kurmaktır. Bir gece Instagram üzerinden onu bulan bir arkadaş grubunun bekarlığa veda partisine çağırılır. Eylül, sosyetik bir kızla evlenmek için gün sayan müstakbel damat Cem’e aşık olur. Cem de Eylül’den etkilenir. O geceden sonra Cem ve Eylül’ün hayatları birbirine karışmaya başlar.
Toplumsal normların dışında işler izlemeyi seviyorsanız doğru yerdesiniz çünkü bir Can Evrenol yapımı olan Çıplak dizisi tam size göre. Oyunculuklar tartışılır belki fakat konunun farklı olması tartışmasız bir gerçek. Bir dönem yayından kaldırılan dizi tekrar Blu Tv’de yayında. Not: yeni sezon yolda.
9: Bonkis
Deniz şahsına münhasır, inatçı ve tutkulu bir kadındır. Mimarlık mesleğini yapmak yerine hayallerinin peşinden gidip Bonkis adında bir kafe açmış ancak toz pembe hayalleri gerçeklerle uyuşmamıştır. Ekonomik olarak ayakta kalmakta zorlanan kafesini yaşatmaya çalışan Deniz, bir yandan ailesinin pek karmaşık hayatıyla uğraşırken aşkı da unutamadığını henüz farkında olmadığı, evlenmek üzere olan eski sevgilisinin kayınbiraderinde bulmaya kalkışınca işler iyice karışır.
Çok vaktim yok, kısa kısa bir şeyler izleyip geçeyim diyorsanız bu tam size göre bir komedi.
10: Doğu
Ailesi ve çevresi, Doğu’yu 7 yıldır okuduğu mühendislik bölümünü bitirip herkesçe kabul gören sigortalı bir meslek edinmeye, sabah 9 akşam 6 işe gitmeye, münasip bir eş bulup bir an önce çoluk çocuk sahibi olmaya yönlendirmektedir. Oysa olağanüstü sıradan bir hayatı olan Doğu’nun tek isteği komedyen olmaktır. Başta bir türlü mezun olamadığı bilgisayar mühendisliği, “Bir Cem Yılmaz Olamayacaksın.” diyen ailesi, başarılarıyla Doğu’yu sürekli ezip geçen kız kardeşi Kübra, tek hayali bir Bmw almak olan karamsar arkadaşı Özgür, yürütemediği gönül ilişkileri ve her biri düzenli işlere girmiş ve aile kurmuş yaşıtlarına rağmen hayatını yoluna sokmaya ve çocukluk hayali olan komedyenliğin peşinden gitmeye çalışan Doğu’nun trajikomik hikayesi.
Ve Doğu. Yeni başlayan fakat başlar başlamaz güzel bir başarı elde eden, Bartu Ben tadında, 7.3 puanlık bir kara komedi. Henüz izleme fırsatım olmadığı için çok yorum yapamayacağım fakat bakarken bile eğlenebileceğimi hissettim.
Sizler için bu on diziyi derlemeye çalıştım. Bahsetmek isteyip bahsedemediğim dizileri de başka bir yazıda paylaşmayı düşünüyorum. Siz de bu dizileri izlediyseniz, izlemek istiyorsanız ya da yazının devamının gelmesini istiyorsanız beğenerek yada yorum yaparak belirtebilirsiniz. Keyifli seyirler.
