Bana cesaret mi vermelisiniz yoksa siz de herkes gibi olmaması gerektiğini mi söylemelisiniz? →ܫ←
Aşka inanmayan bir kızın aşık olduğunu kabullenememesi bu yazının içeriği 🙂 Sakın sizden de içinde bir duygu taşıdığını duymasın…
Ben bu blogu dijital günlük olarak kullanmak için açmıştım. Çünkü biliyorsunuz ki herkes içindekileri tanıdığı bir insanla dosdoğru konuşamaz hiçbir zaman.
Hadi başlayalım…
Şimdi, birçok kimse her zaman aşkın gücünü savunur değil mi. Bende durum tersiydi. Aşkın gözümde hiçbir değeri yoktu ki hala yok (!) ”Eğer anlaştığın biriyle karşılaşırsan ömür boyu mutlu olabilirsin zaten, saygı olsun sevgi şart değil” sloganımız buydu. Sonra noldu, hayatın sillesini yedik. Evet, karşımdaki anlaşabildiğim birisi hatta ilerideki eşime biçtiğim kılıf onun üstüne oturuyor. Tek sorunumuz bir kağıt parçası 😀
Bu soru size olsun, Görmeden oluşan aşka ne kadar güvenebiliyoruz? Ve de ilişkinizin muhtemelen ilk iki yılı sadece bir kaç aylık görüşmeyle geçecekse?
Hiç mantıklı değil, değil mi. Ve mantığı her şeyin önünde tutan ben bu çelişki içinden çıkamıyorum. Şimdi deseniz ki bana ilk gördüğünde mantığınla %50 çelişecek, o zaman yine duygu ve ne kadar istediğim önemli değil. Otururum aylarca evime kapanırım, ağlarım, depresyonuma girerim, acımı çekerim ama yine de ona gidip ben bu ilişkiye varım demem. Şimdi ki çelişki %20 civarında olabilir 😀
Annem sadece onun üniversite okumamış oluşuna hayır diyor onun dışında hayır demesi için hiç bir sıkıntının olmadığını da kendi ifade ediyor. Napsam? 23 yaşında üniversite sınavına sokup en azından 2 yıllık bir şey mi okutsam. Ki çocuk iyi bir restaurantta şef zaten hani üniversite okumasına ihtiyacı yok.
Arkadaşlarım yaşını sorun ediyor. Neymiş efendim ”23 yaşına gelmiş beni 4 yıl bekleyebilecek miymiş” Dahası, kariyeri için yurt dışına çıkacak aylarca ve ilişkimizin sağlam temellerde olmayışı onun orda başkalarıyla birlikte olacağı ihtimalini arttırıyormuş. Şimdi siz diyeceksiniz, bu kadar gerçek yanlış olan bir şey varken neden ısrar ediyorsun 😀 Ben de bulsam cevabını :DD
Görmeden oluşan aşk diyorum ya hani, şuan tabiki bir ilişkimiz yok ama gördükten sonra bu aşk dediğim, ilk kez tadına vardığım duygunun gerçek olduğunu veya olmadığını nerden anlayabilirim. Ben bu kişiye nasıl güvenebillirim, nasıl inanabilirim, nasıl duygularımı saflığıyla açabilirim.
Kıskanmak aşk belirtisi mi ,kontrol etmek veya kontrol edilmeye izin vermek, kararlarına karışmak veya karışılmaasına izin vermek, hayatındaki her şeyi paylaşmak veya hayatının her yerinde olmak… Aşk ne demek bilen var mı? ( https://www.youtube.com/watch?v=HaFCy-brAEg ) Şimdiye kadar bildiğim tek şey: Aşk, akıl karı değil.
Bu aşk dediğimiz şey çok büyük illet. Aklı olan kimse bulaşmaz ki ben de aklımı yeni kaybettiğimi farkediyorum. Dertsiz başımıza dert almaktan farksız bir tanım bu. Allahtan yaz dönemindeyiz de izin almadan aklımı meşgul etmesi sorun teşkil etmiyor. Bir yandan da demiyor değilim, umarım bu hissettiklerim yanılgıdır. Çünkü bence aşk hayatta yapılabilecek en büyük hata. Ben her zaman duygularımı kontrol edebildim. Kimden nefret emem gerekiyorsa, o kişiyi sevsem bile gerektiği için nefrete çevirebildim içimdekileri veya tam tersi olabiliyordu. Bana şimdi seçme hakkı verseler yine mantığımı seçerim ama şunu anladım ki aşk kontrolü kabul etmiyormuş.