21. Yüzyıl, her gün farklı bir yüzünü gösteriyor. Bu yüzün hatlarını okuyacak bir “ferâset (sezgi)” beceriniz yok ise, herşeye hazırlıksız yakalanmanız olası…Ayrıca, bu beceriye sahip olmanız da sorunu sizin lehinize tam anlamı ile çözmüyor. Zira, ferâset halinin “kalitesi” de fazlasıyla önemli. Ne kadar yüksek bir irtifada ise o kadar isabetli tahminler yapabilir ve daha az yanılma oranı ile karanlıkta adımlarınızı daha sağlam atabilirsiniz. Bilinmeyen herşeyin etrafında karanlık haleler vardır…
Bilinmezlikler ile dolu olan 21.Yüzyıl, elbette ki, bu yönü ile geçmiş yüzyılları karşılayan jenerasyonların yaşadıkları belirsizlikleri yaşatacak bizlere.Ancak +1 fark ile.Bu öylesine büyük bir +1 ki, içinde, olmazsa olmaz olan birşey eksik : Güven!!!
Sosyal Medya üzerinden kendisini tanımlayan, profilleyen ve ifade edenler için, tüm bu mecralar, aslında kendilerinin başrolü oynadıkları bir tiyatrodan ibaret olabiliyor çoğunlukla.Bireyler, kendilerini doğru olarak değil, “algılanmayı istedikleri” şekilde yansıtıyorlar artık.Dolayısıyla, özel kişiler ve tüzel kişiler için , “profil okuma” olarak adlandırabileceğimiz bir olgu karşımıza çıkıyor.İşte tam da burada “güven” kavramı eksikliğini hissettiriyor, aynen sirkesi eksik bir turşunun bize sirke eksikliğini haber vermesi gibi…
21.Yüzyılda, teknolojiyi etkin yerinde ve doğru biçimde kullananlar, zaman yönetimini bilenler ve buna uygun olarak öncelik sıralaması yapabilenler başarılı olacaklardır. Ancak bu başarının sürekliliği ve pazarlanabilirliği için “güvenilir olmak ve bunu ortaya koyabilmek” sürecin tamamlayıcısı olacaktır. Bu süreç, kişiler bağlamında, bir nevi “Kişisel Güven Endeksi” gibi bir kavrama doğru evrilecektir. Kendinizi ifade edişinizdeki netlik, isteklerinizdeki değişkenliğe rağmen hedefinizdeki değişmezlik ve tüm olumlu-olumsuz süreçlere dair dirayet (dayanıklılık) düzeyiniz sizi “güvenilir” kılacak ve bundaki istikrarınız, sizin kişisel güven endeksinizi oluşturacaktır. Gerek teknolojinin daha yoğun kullanılması dolayısıyla bireysel emek gücüne olan talebin azalması ve gerekse pandemi dönemi dolayısıyla home-office çalışmalarının artması, kişilerin birbirlerini tanıma aşamasındaki soru işaretlerinin sayısını arttırmaktadır. Burada soru işaretlerinin sayısı azaldıkça kişisel güven endeksiniz artacağı için, süreci yönetebilmek sizin duruşunuzun ve kendinizi ifade tarzınızın netliği ile doğru orantılı olacaktır…
Bir dönem için eksikliği en çok hissedilen şey, en çok aranılan ve bulunduktan sonra da uğruna en çok bedel ödenen şey olacaktır…
Güvenli günlerde yaşamak, güvenilir kişilerle karşılaşmak ve güven verenlerden olmak dileği ile…
Saygılarımla,
Veysel Tanaltı
