Batı Türkçesinin Gelişim Evreleri

Kaynak belirtilmedi

Türk dilinin ortaya çıkış tarihine dair net bir bilgi yok. Türkçe yaklaşık altı asır süresince; ses, biçim ve söz varlığı bakımından durudur. Bu döneme ait Türkçenin özellikleri Göktürk, Uygur ve Karahanlı metinlerinde örneklerle görülmektedir. Batı Türkçesi ise tarihi gelişimi içinde üç ana döneme ayrılır.

11.yüzyılın başlarından itibaren Anadolu’ya göç etmeye başlayan Türkler, göçlerin sonucunda 13. Yüzyılda batıda Anadolu’ya, kuzeyde Karadeniz’e kadar yayılmıştır. Yerleşik hayata geçmeleriyle, bölge halkının ağzı ile eserler yazmaları sonucunda da Türkçe gelişmiştir.

Türkçenin Tarihi Dönemleri

Türk dil tarihinin oluşumunun yedi aşamada tamamlandığı bilinmekte. Bunlar;

  1. Altay Çağı
  2. En Eski Türkçe Çağı
  3. İlk Türkçe Çağı
  4. Eski Türkçe Devresi
  5. Orta Türkçe Devresi
  6. Yeni Türkçe Devresi
  7. Modern Türkçe Devresi

Altay Çağı

 Türkçe henüz ayrı dil özelliği kazanmadığı dönemdir. Moğolca ve diğer akraba diller ile birlikte Ana Altayca içinde yer alır.

En Eski Türkçe Çağı

Ana Altayca’dan ayrılığı düşünülür. Türk, Moğol, Mançu-Tunguz, Kore ve Japon dillerinin bu devirde ortaya çıktığı öne sürülür.

İlk Türkçe Çağı

Türkçe artık gelişmiş bir dil olarak kendine yer edinmiş, akraba dillerden tamamen ayrı bir dil olmuştur. Hun Türkçesi bu çağda ortaya çıkmıştır.

Eski Türkçe Devresi

Dönemin bilinen ilk yazılı ürünleri 7.yüzyılın ortalarında başlayarak Yenisey, Orhun ve Talas bölgelerine dikili taş anıtlar, mezar taşları ve diğer yazıtlardan oluşur. Köktürkçe denilen en eski Türk yazısına da Köktürk (Göktürk) yazısı denmektedir.

Eski Türkçe devresi kendi içinde de iki kola ayrılırken görülür;

  • Göktürkçe: Türk dilinin ses yapısıyla en örtüşen alfabesi olarak kabul edilir Göktürk alfabesi. 4 ünlü, 34 ünsüz işaretlerden oluşan 38 harfte oluşur.

Göktürk Metinleri

  • Bilge Kağan Yazıtı,
  • Kültigin Yazıtı,
  • Tonyukuk Yazıtı,
  • Uygurca: Göktürk devletinin yıkılmasının ardından, Uygur egemenliği dönemi başlar. Kültürel etkinlikler ve gelişmeler açısından Türk tarihinin en parlak ve dikkat çeken dönemini oluşturmaktadır. Göktürk alfabesi yerine; Çin, Hint ve İran kültürlerinin etkisiyle beraber Uygur alfabesini düzenlerler.

14 harften oluşan alfabe ile yazılan en önemli eserler;

Uygur Metinleri

  • Altun Yaruk,
  • Sekiz Yükmek,
  • Irk Bitig,

Orta Türkçe Devresi

10.yüzyılda İslamiyeti resmi olarak kabul eden Türklerin, yazı dilinde Arap alfabesini kullanmaya başlamıştır. Uygur Türkçesi kullanılırken, diğer yandan Karahanlı Türkçesi (Hakaniye Türkçesi) ve Doğu Türkçesi ile yazı dili oluşturulmuş.

Karahanlı Metinleri

  • Kutadgu Bilig
  • Divanü Lûgat-i Türk,
  • Atebetü’l Hakayık,
  • Divan-ı Hikmet,

Yeni Türkçe Devresi

13.yüzyıldan 20.yüzyıla kadar olan zaman dilimi. Doğu – Batı Türkleri arasında yeni ve iki yazı dili oluşur.

  • Doğu Türkçesi: Orta Asya’daki Türklerin ortak dili. Doğu Türkçesine Kuzey kolu bulunur ve 15.yüzyıla kadar devam eder bu dil Kıpçakçadır. Doğu Türkçesi 15.yüzyıldan itibaren Çağatay Türkçesi olarak adlandırılır.
  • Batı Türkçesi: Güney-Batı Türkçesidir. 12.yüzyıl sonları ile 13.yüzyıl başlarından günümüze kadar uzanan Anadolu, Kuzey ve Güney Azerbaycan, Irak, Suriye, Adalar, Rumeli ve Kuzey Afrika’da kullanılan Türkçedir.

Batı Türkçesinin Çağdaş Kolları Kısa Tarihi

 Batı Türkçesi, tarihi gelişimi içinde üç ana döneme ayrılır.

Eski Anadolu Türkçesi

13 ve 15.yüzyıl arasındaki dönemdir. Yunus Emre Divanı, Mantıku’t Tayr, Garipname vb. eserlerde görülmektedir.

Eski Anadolu Türkçesi ile yazılan başlıca eserler

  • Yunus Emre – Divan
  • Sultan Veled – Türkçe Manzumeler
  • Ahmet Fakih – Çarhname
  • Şeyyad Hamza – Yusuf ve Züleyha
  • Aşık Paşa- Garipnâme
  • Şeyhi – Harname
  • Mercimek Ahmet – Kabusname Dede Korkut Hikayeleri

Osmanlı Türkçesi

15. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başları arasındaki döneme tekabül eder. Türkçe’ye bu dönemde yerleşen ve günümüzde de devam eden çok sayıda Arapça, Farsça kelime girmiştir. 17.yüzyıldan itibariyle Osmanlı Türkçe’sinde “mahallileşme” hareketinin başlaması Tanzimat dönemine kadar devam eder.

Şikâyetname, Sihâm-ı Kaza, Hüsn ü Aşk gibi eserler bu dönem Türkçe’sine ait olup, özelliklerini yansıtır.

Osmanlı Türkçesi ile yazılmış başlıca eserler

16.yüzyıl

  • Baki – Divan
  • Fuzuli – Şikayetname, Leyla ve Mecnun

17.yüzyıl

  • Nefi – Siham-ı Kaza
  • Nabi- Hayriye, Hayrabad
  • Katip Çelebi  – Cihannüma, Keşfü’z Zünun

18.yüzyıl

  • Nedim – Divan
  • Şeyh Galip – Hüsn ü Aşk

Türkiye Türkçesi

Batı türkçesinin çağdaş kollarını günümüzde kullandığımız Türkiye Türkçesi oluşturur. Ömer Seyfettin ve arkadaşlarının konuşma dilinden ayrı tutulan yeni bir yazı dili oluşturma gayeleriyle başlattıkları Genç Kalemler dergisi, Yeni Lisan Hareketi Türkiye Türkçe’si döneminin başlangıcı olarak kabul görür.

Hareketin temsilcilerinin belirlediği ilkeler doğrultusu  “Milli bir edebiyat meydana getirmek için milli bir dile ihtiyaç vardır” başta gelir.

Türkçe’ye sonradan dâhil olan; dil bilgisi kuralları ve kurallarla yapılan tüm tamlamaları barındıran Arapça ve Farsça temelinden ayırılmalı.

Arapça ve Farsşa kökenli kelimelerle yapılan isim ve sıfat tamlamaları Türkçe’nin kurallarına göre yeniden düzenlenmelidir.

Yazı ile konuşma dili arasında bulunan farklılıkları ortadan kaldırmak gerektiği ve yazıyı konuşma diline yaklaştırmak için İstanbul konuşması yazı dili haline getirilmelidir.

Bu ilkeler doğrultusunda yeni ve milli bir edebiyat meydana getirilmelidir.

Türkiye Türkçesi, 1928 Harf Devrimi ve 1932 Türk Dil Kurumunun kurulmasıyla, sadeleştirilmiş ve olgunlaştırılmıştır.

Batı Türkçesinin çağdaş kolları; günümüzde yazı dili olarak da varlığını sürdürür.

Modern Türkçe Devresi

20.yüzyıl ve günümüzü kaplayan süreçtir. Türkiye Türkçesi, Özbek Türkçesi, Türkmen Türkçesi ve Kazak Türkçesi günümüzün yazı dillerini oluşturur.

arisato
Önceki
almanya medyum yasemin hoca.
Sonraki
Kalp Ve Mantık – İki Akılla Bir Yaşam

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.