Dün veya evvelsi gün Cumhuriyet gazetesinde yazıyordu:
Sanırım, yakın bir zamanda Sayın Mustafa Balbay’ın yazıdizisi yayımlanacak:
“Zamanın ruhu Sol’u çağırıyor.”
Tabii insanlar hayallerinin gerçekleşmesini isterler…
Gerçekten de tüm dünyada bir tıkanıklık var.
Kabul etmek gerekiyor.
İslamafobi ve göçmen düşmanlığı izdüşümünden bakıldığında…
Kıta Avrupa’sında da ciddi anlamda…
Sağcı-faşist siyasal hareketler revaçta…
****
Zamanın ruhu, evet, artık daha duyarlı ve insan haklarına saygılı siyasal hareketleri destelemek babında bir faktör olabilir.
Türkiye’ye dönersek…
İlk etapta, iktidara gelebilmesi olası parti, kanımca, Cumhuriyet Halk Partisi’dir.
Ama, önce şunu sorgulamak gerekiyor: CHP’nin toplum nazarında herhangi bir dinamik karşılığı var mı? Kendi kemikleşmiş seçmen kitlesini göz ardı etmek durumundayız.
SOL’un zamanının geldiğinin dillendirilmesi, tavandan tabana bir silkinme ile mümkündür. Her şeyden önce, Sol, üzerindeki ölü toprağından arınmalı, gerçek manada toplumun nabzını ölçmeye yönelik teşebbüsler içinde olmalıdır. Yine, insanların dimağlarında yer eden, Kurultay partisi algısının ve hatta kurultay zaferleri ironisinin de güncellenmesi gerekir.
Bakalım…
İlerleyen günlerde, Sayın Balbay’ın yazılarının paralelinde, daha sarih ve perspektifi daha geniş yorum ve değerlendirmeler yapmak olanaklı hâle gelebilecektir.