Bir çok yazı bulabilirsiniz evliliğe dair. Herkesin kendince bir kaç maddesi var, iyi gitmesi üzerine. Kimi birbirini tamamlamaktan bahsediyor, kimi ise olduğu hali ile kabul edilmekten. Anlayacağınız herkesin kendince bir rengi, bir resmi var ruhunda.
Ben, özlü sözlerle evliliği tanımlamaya çalışmayacağım. Üstelik, ben kendimden bu kadar memnuniyetsiz iken, benden çok memnun çünkü ben mükemmelim zırvalıklarını da sıralamayacağım.
Çünkü biliyorum ki şu dünya üzerinde kusursuz hiç bir şey yok. Nefes için olması gereken hava bile artık bu denli kirli iken, bir insanın bir insanı mükemmel görebiliyor olması akla uygun olmayan en tezat şey.
Bildiğim tek şey, beni her halimde kabul ettiği… Üstelik ben kendimle her konuda ve her an savaş halinde iken bile. Zaman zaman kızıyor, zaman zaman bıkıyor. Ama öyle bir bakıyor ki. Sevgiyle, özlemle… Kendimle olan savaşımı bitiriyor o bakışı.
Kendime olan tüm kızgınlıklarımı yok ediyor. Bir ışık doğuyor kalbime, oradan beynimin tüm işlevsel hücrelerine umut serpiyor. Geleceğe dair yeşeriyorum için için. Dallarım filizleniyor, çiçekleniyor. Kokmaya başlıyorum bahar gibi. Tüm köklerim sarıyor toprağımı. Su beklemek yerine suya koşuyor tüm uzuvlarım. Sarıp sarmalıyorum gökyüzünü. Bulutlara sesleniyorum, kuşlara yuva açıyorum dallarımda. Meyvelerimi renklendiriyorum, büyütüyorum içimde her bir güzelliği. Kendime yakışıyorum o anlarda. Onun bir tek bakışı ile… Tüm öfkelerine rağmen, tek bir bakışı ile.
” Çekilmez bir kadın oldum yine, çekilmez. Aksi, nalet” Volkan Konak’ın şarkısını kendime uyarlayıp ona söylüyorum. Gülüyor, aynı cümleleri kendine söylüyor bu kez. “Çekilmez bir adam oldum yine, çekilmez. Aksi, nalet”
Oysa bilmiyor, en büyük şansım olduğunu, en büyük gücüm olduğunu. İçimde tükenen ne varsa yeniden dirilttiğini. Sen sevdiğim, sen yüreği güzel adam.
Sen, sevdaya dair ne var ise sevdiğim. Sakalından, kirpiklerine kadar özlediğim. Gülüşü ile içimi ısıtan, bakışı ile gücüme güç katan.
Sana dair yazacak çok şeyim var iken bu kadar beceriksiz kelimelerin ardında hislerimi anlatmaya çalışmak en büyük kabiliyetsizliğimdir bu hayatta.
İşte bu nedenledir, evliliğe dair çok kelam etmem. Edemem. Tek seni bilirim, seni sevdiğimi bilirim. Beni nasıl çektiğini bilirim. Bana karşı tüm sabrını kullandığını bilirim. Tüm sevgini verdiğini bilirim. Koruyup kolladığını bilirim. Bir de seni sevdiğimi bilirim. Çok sevdiğimi. Çoktan da çok sevdiğimi. Dünyadaki en büyük sayı kadar sevdiğimi. Kızımızın açtığı kollarındaki o sınırsız sevgi kadar sevdiğimi.
Çok seviyorum seni…
Başka ne diyebilirim ki?
D.Yandık ( Hayat ışığım, ömrümün sahibi eşime…)