Yerli veya yabancı fark etmeksizin dizi endüstrisinde senaristlerin yazmaktan bir türlü vazgeçemediği sahneler vardır. İzlediğinizde “yine mi” dedirten bu klişeleşmiş sahnelerden 6’sını sizin için sıraladık.
1. Günümüzde savaş ve suç örgütleriyle ilgili diziler çok revaçta. Bu nedenle Türk veya yabancı senarist fark etmeksizin çoğu yazar, fonda imza niteliği taşıyan bir müzik eşliğinde gerçekleşen ağır çekim çarpışma sahnelerinden vazgeçemiyor. (Bkz: Kurtlar Vadisi, Çukur, Game Of Thrones)
2. Tesadüfler silsilesi dünyadaki çoğu dizinin vazgeçilmezidir. Örneğin, birkaç kişinin ya da aralarında aşk başlayacak kişilerin başlarından aynı şeylerin geçtiğini fark ettikleri sahne çok klasikleşmiştir.
3. Dizide başroldeki aşıklardan biri genellikle zengin diğeri ise fakir ya da orta halli olur. Genelde aşk, şirket sahibi yani patron olan erkekle onun çalışanı arasında başlar. Birbirlerini ofis ortamında ilk kez gördükleri tanışma sahneleri dizilerin en popüler sahneleridir.
4. Aldatma sahneleri neredeyse her senaristin göz bebeği diyebiliriz. Ama bunlar içinde en klişe olanı kadının, erkeğin gömleğinde ruj izi bulması.
5. Türkler yemeğe düşkündür diyebiliriz ama nedense Türk dizilerinde bu konu özellikle köfte ekmek üzerinden yürüyor. Akşam saatlerinde köftecinin arabasından alınan ekmek arası köfte yeme sahnesi yine senaristlerin vazgeçemediği bir klişe.
6. Partinin ortasında kızın havuza düşme sahnesi, eskilerden günümüze çoğu dizi senaristinin olmazsa olmaz sahnesidir. Partide sakarlıktan havuza düşen bir kız ve sonrasında aşık olduğu kişiye mahçup olma sahnesi olarak da şekil değiştirebilir.